Kedili Mutfaklar

Perşembe, Temmuz 01, 2010

I love'stanbul*

Yıllardır birikiyorlar. Onları giyip çıkarmaya bayılıyorum. Seriden bir eksik kalmak istemiyorum. Üstünde yazınsal/çizgisel İstanbul çağrışımları barındıran tişörtlerimle, Mavi Jeans'tanbul'larımla** kendimi mutlu hissediyorum. İstanbul'u sevmek çok işin içinde tabii; İstanbul'un sevdiğim yerlerini, İstanbul'da sevdiklerimi sevmek...

Mavi Jeans İstanbul'un altını üstüne getirmek konusunda çok marifetli, türetti de türetti İstanbul'ları. Büyüklere tuttu İstanbul, arkası geldi, küçüklere... Yaratıcılıkta kolaylık ve fakat ortaya çıkanlar pek keyifli.

İstanbul'dan ne türerse marka içinde markalaşıyor ya, festivalciler de boş durmaz tabii. Son son İstancool sırada. Kültür ve Turizm Bakanlığı da aynı kolaycılıkla, hem çok keyifli hem de anlamlı bir ad taktı festivale.

"Eeeee?" diyeceksiniz. E'si şu.

İstanbul'u çarpıtmak koruma altına alınmalı. İstanbul, kendisine takla attırılıp bulunan her kullanımından para kazanmalı. Mavi Jeans'in İstanbul'u çağrıştıran her tişörtü, İstanbul mesajıyla satılan her festival bileti veya her neyse ne, İstanbul'a borçlu olmalı. Yoldukça yolunuyor İstanbul, yolundukça bir yerlere bir hayrı olmalı. ***

Nasıl hesaplanır, nasıl toplanır bilemem; para işleri beni bozar, anlamam. Toplanan parayla ne yapılacağını biliyorum ama. İstanbul'un sokak hayvanlarına ve barınaklara gidecek o para. Onların İstanbul'a, İstanbul'un onlara çook ihtiyacı var.

Bu konuyu dillendirebilsek, yeşertebilsek keşke.

* I love'stanbul ve ** Jeans'tanbul patentsizdir. Kullanın ;)

*** Selçuk Erdem karikatürlerini bağışlıyor mu Mavi'ye? Ayvaz kasap hepsi bir hesap!

14 Comments:

  • Annoyam,
    Bizde de var o tisortlerden, bayila bayila giyiyoruz...
    Bacaksiz sabah evden cikarken dediki yarin Annoyamin dogumgunu, kutlamayi unutma!
    Annoyamcim, hepy portdey...
    cok seviyoruz seni cooook

    By Blogger kedisizasla, at 1 Temmuz 2010 16:07  

  • AZ ONCE UNUTTUM YAZMAYI, DUALARIMIZ KABUL OLDU... COK IYI ARTIK
    OPTUM.

    By Blogger kedisizasla, at 1 Temmuz 2010 16:11  

  • Bacaksız'ın iyileşmesine öyle sevindim ki, söyle ona, müthiş bir doğumgünü kutlaması olacak benim için. İstanbul sevgileriyle Oya'cığım ve çok teşekkürler...

    By Blogger Oya Kayacan, at 1 Temmuz 2010 20:13  

  • benim de bir 1sttanbul t-shirtum var.. yesil renk olani... havaalanindan almistim ama hic bu acidan bakmak gelmedi aklima... Cok haklisiniz... Keske firmanin kendisi dusunse, madem bu sehirden bu kadar kazaniyorum, bari yuzde birini olsun bu sehre geri vereyim dese... Mesela ...
    mehtap

    By Anonymous Adsız, at 1 Temmuz 2010 22:40  

  • Bugün iki Temmuz. Benim dilimde bir şarkı;

    'İstanbul'da bir güzel,
    İstanbul kadar güzel'

    Kutluyor ve öpüyorum. Geri kalan up-uzun yıllar hep sağlık,hep mutluluk dolu olsun.

    DOOOMM GÜNÜN KUTLU OLSUN!!

    By Blogger Ece, at 2 Temmuz 2010 08:13  

  • Bir deli kuyuya taş atmış misali yazdım işte Mehtap'çığım. Olur da birilerinin kulağına hoş gelir...
    ----------
    Güzel sözlerine, iyi dileklerine çok teşekkür ederim Ece'ciğim. Hep birlikte, neşeli sağlıklı...

    By Blogger Oya Kayacan, at 2 Temmuz 2010 09:26  

  • hmmm bilemedim oyacan... mavi jeans bunu yapar, talep doğru yere ulaşırsa falan (ki gerekirse o anlamda yardımcı olabilirim). ama genel anlamda istanbul adını patentlemek gibi bir şey uygulanabilir olmaz herhalde. baksana adamlar koskoca mevlana'nın adını tatlılara, yemeklere verilmekten kurtaramadı bunca zaman :PP

    ama bırakalım bırakalım bunları / gözlerimin gemileri kuş istiyor / arkadaşımın yaş günü kutlanmak istiyor: mutlu,keyifli, bol insanlı hayvanlı, neşeli nice yıllar oyacan'a! sevgiler öpücükler şirin ve sıcak diyarlardan.

    By Blogger candan, at 2 Temmuz 2010 11:33  

  • Canım Candan, önce kutlamaları karşılayayım! Martı versem sana hemen kondurup elime, tam da şu çatımın üzerinde duranı... Bir de boğaz vapuru gelsin gözbebeklerine, kaptım sudan çıkardım daha şimdi kendi gözlerimle. Özlemişim seni.

    İstanbul değil tabii, İstanbul çarpıtmaları ancak kayıt altına alınabilinir. Mavi'den gireceğin kapı doğru insana ulaşıyorsa bir çıtlat bakalım. Sonuçta bir sosyal projedir, onların da hoşuna gidebilir.

    By Blogger Oya Kayacan, at 2 Temmuz 2010 12:24  

  • Doğum Gününüz kutlu olsun, nice nice yıllara Oya hanım:)

    Hımm, demek bir yengeç hatunusunuz:)

    En anaç kadındır yengeçler, ne kadar doğru..

    sevgilerimle..

    By Blogger Unknown, at 2 Temmuz 2010 12:49  

  • Annoyaam doğumgünün kutlu olsuuun en güzel günler senin ve sevdiklerinin olsun.. upuzuuuun bir ömür diliyorum sana.

    İstanbul seninle daha bir güzeldir emiminim...
    rumeli kavağında eskiden pat pat balıkçı motorlarının sesleri olurmuş geceleri, heryerden böğürtlen patlarmış.. çocukların elleri yüzleri mor, parmakları delik deşik olurmuş.. çarşılarda meşhur turşucular, lakerdacılar, ufak ufak meyhaneler olurmuş annem söylerdi.. şimdi onu nereye koyarsan koy nerde yaşarsa yaşasın istanbul da istanbul diyor.. böylede bir hastalık işte keşke hep öyle kalsaymış...

    öpüyorum çok...

    By Blogger piano piano bacaksiz, at 3 Temmuz 2010 12:09  

  • Pastamı afiyetle yedim, Kitty'sini ayırdım bir kenara ;) Kendimi de okudum anladım bir güzel! Çok teşekkür ederim Yüksek Ökçe.

    By Blogger Oya Kayacan, at 3 Temmuz 2010 12:58  

  • Pat pat balıkçı motoru sesleri yine her yerde. Uyandırır adamı gece gece kaldırır denizi gözletir, sabah çaylarının müziğidir... Böğürtlenler yine var bağda bayırda... Çarşı içlerinde yine aynı annenin dedikleri... Çok değişse de İstanbul, İstanbulseverler tutuyor bir ucundan sevdikleri yerlerin.
    İyi dileklerine, güzel düşüncelerine çok teşekkür ederim Bacaksız.

    By Blogger Oya Kayacan, at 3 Temmuz 2010 16:18  

  • Dogum gununuz kutlu olsun. Sevdiklerinizle beraber nice nice mutlu yillara))
    Sam

    By Anonymous Adsız, at 3 Temmuz 2010 22:54  

  • Çok teşekkür ederim sevgili Sam, çok naziksin...

    By Blogger Oya Kayacan, at 14 Temmuz 2010 19:49  

Yorum Gönder

<< Home