Fındık ezmeli taze incir
Bunlar bizim küçük zarif incirlerden. Boğaz’ın sahil boyunda yetişen, yeşilli morlu olanlardan. Kavak tabir ederiz hani.
Kabuklarını soymadan, tepelerindeki en sert noktayı koparıp içlerini araladım önce. Toz şekerle birlikte çekerek iyice ezdiğim fındık ezmesini doldurdum ortalarına.
Sonra taze biberiye, taze çekilmiş karabiber, incecik tereyağ parçaları ve karanfillerle birlikte piştiler fırında.
Biraz suyunu koyverince, incirler daha tam yumuşamadan çıkarın fırından. Üstünü de iri fındık parçaları ile süsleyin.
Baharatlı tatlıları çok seviyorum.
16 Comments:
Oya'cım inan pür dikkat okudum..ve hatta biberiye yazan yerde de herhâlde dedim biber gibi ya da biberi andıran birşey. özel bir sebze.
ancak fotoğraf imdadıma yetişti. galiba bu bizim bildiğimiz biber.
orayı geçelim.
karabiber kısmını da okudum.sonra başa döndüm.ya bu bir tatlı değil miydi dedim kendi kendime.
gerçekten de yeşilli morlu bildiğimiz incir.
çok şükür son cümlen de kafamda ki bu soru işaretini giderdi.
*baharatlı tatlıları çok seviyorum.*
baharat için kendimi köprüden atarım ama tatlı da nassı oluyo bu iş..
bir de ayıptır sorması sen bu yemekleri yapıyon ya..sonra onların hepsini sen yiyemezsin yaaa ??:)
By birisinin yeri, at 1 Ekim 2006 15:13
Baveeeer, biberiyeyi tanımıyorsun demek ki. Maki boylu, hemen her evin bahçesinde çit kılığında çıkar karşına da herkes yendiğini bilmez ne yazık... Fotoğraflarda yeşil görünenler biberiye dalları ve dikencik gibi yaprakları. Ben cam önü, bahçe, nereyi bulursam yetiştiriyorum; tıpkı minik defne ağaççıklarım gibi. Özellikle çevirme veya fırında kızaran tavuk için İtalyanların vazgeçilmezidir.
Kara ve kırmızı biberler tatlılara çok yakışır da, kullanan yok. Yazalım mı bi kitap Baver kardeşim, "Biberli tatlılar" adı altında!!!
Son soruya,"Kenarında ding dong yapan bir minik yuvarlak ve içine sokulan küçük madeni parçayla açılan bir kapısı var bu evin," desem.
By Oya Kayacan, at 2 Ekim 2006 09:51
Oya eline saglik ne güzel üretmissin yine. Ben bir dergide gördügüm tarife dayanarak firinlanmis polenta üzerine taze incir ve manchego peynirli (tarif gorgonzola diyordu) bir tarif denedim bu hafta. O da tatli tuzlu tabi ki birazcik daha klasik cinsden bir lezzetti fakat cok hosumuza gitmisti:) Seninki cok daha renkli olmus tabi herzamanki gibi;)
By Dilek'ce, at 2 Ekim 2006 14:49
ya valla resimde harika duruyo ama hanımcığım bu biraz ağır olur mu ?
ben fazla yağlı yiemiyom ): karaciğer büyümesinden 2 gün hastanede yatmıştım ağır yalı yiyecekler yüzünden :(
yine ellerine emeğine sağlık (: görmesi bilem yetti bana (:
By blacklebron, at 2 Ekim 2006 19:27
Geçmiş olsun Kazım... Ağır değil ama sen nereye kadar dayanıklısın bilemem ki. Mesela baklava yersen eğer, hamurunu, şerbetini, yağını, fındığını fıstığını falan hesabedersek, bunun yanında ühüüüüü...
By Oya Kayacan, at 3 Ekim 2006 08:07
Sevgili Oya,
Yine harika şeyler yapmışsın ellerine sağlık.Kavak inciri incirine Trabzon'da patlıcan inciri denir ve birde torasan inciri vardır.Onu tatmanı çok isterdim,sanırım karadenizliler onu getirmeye unutmuşlar.O daha yassı ve minicik sapı vardır rengide çok açıktır.Reçeli harika olur,Trabzon'dan henüz reçeli gelmedi,gelince sana tattırmayı çok isterim inan.Ellerine sağlık tekrardan,sevgiyle kal..
By Damak Tadı, at 3 Ekim 2006 18:17
yahu buda super ....
aklimi aliyosun OYaaaaaaa
:)))))
By vintage biscuit, at 3 Ekim 2006 19:06
Sn Oya hanim yazilariniz kadar bu güzel seylere valla beni bile bayagi merak sardi.Bir sey soracagim talaturu findikla yapabilirmiyim.
Denemeden bir uzmanina sorayim dedim.
Saygilar
By ERDIL, at 4 Ekim 2006 01:56
Dilek'çiğim, şu polenta işi hep aklımdadır da yapmam nedense. Gorgonzola ve incirle o kadar mantıklı bir lezzet gönderiyor ki beynime... İncir mevsimi geçmeden, ocak başında bir saat mısır çevirmeye razı ettin beni sanki...
----------
Bu ara Damak Tadı'nda baklava yufkası açılıyor... Oya bakıyor bakıyor gözlerine inanamayıp geri dönüyor. Şimdi bir cesaret gidip gözlerimi oğuşturarak inanmaya çalışmalı ve kutlamalıyım. İncir meselesine gelince patlıcan inciri İstanbul'da mosmor ve koskocaman olanlara denmiyor mu? Kavaklar pek narindir. Torasan incirini ise duymamıştım hiç. O güzel teklifine de hayır diyemem doğrusu.
----------
Sen bakma Büsküüü'cüm, veya sadece bak işte. Bunlar eşittir kilooo kilooooo....
----------
Erdil Bey, talatur dediğiniz taratordur değil mi? Hani aslı ceviz, ekmek içi, sarmısak ve sirkeyle yapılır ve bence azıcık da sızma ve acı urfa koyulur. Fındıkla da pek güzel oluyor, neden olmasın. Aslında benim mutfakta metodum gördüğünüz gibi deneme. Sadece çok uzun yıllardır denemeye meraklı olduğum için artık hangi tat nereye girecek muhasebesini kolayca yapıp yanılmıyorum. Bu mevzuyu derinine yazacaktı arkadaşımız Baver!!! Talatur sözcüğüne Handan'ın bir yazısında da rastlamıştım. Kıbrıs ağzı mıdır acaba diye soracaktım, sonra atlamışım.
By Oya Kayacan, at 4 Ekim 2006 10:18
Evet Akdeniz yöresinde Bilhassa Mersin Antalya .Saygilar
By ERDIL, at 4 Ekim 2006 16:33
bi dakka yaaa.ben neyi atlamışım.hiç bişey anlamadım.
aah ne hallerde olduğumu bir bilseniz.kimselere inandıramıyorum.en nefret ettiğimşey yakınmak.
yorgunum yorguuunn.
dur bi klasik ergen repliği yapiim:
'beni kimse annamıyooo'
****biberiyede de aleme rezil olduk desene oya..:)
By birisinin yeri, at 4 Ekim 2006 19:16
aslında kim var kim yok toplanıp seni bi ziyaret etsek..hem handan'a da haber verelim...ne dersin oyaaa?
By birisinin yeri, at 4 Ekim 2006 19:18
Kat'iyen olmaz Baver, böyle mutfağıma görücü istemeeeeem. Davet beklemedendir benim evimin usulü. Olana veya olmayana katılır gelen. Aksi yorucu ve anlamsız.
By Oya Kayacan, at 4 Ekim 2006 21:09
hay hay..anlaşıldı merkez.gereği behemahal yerine getirilecektir.
By birisinin yeri, at 6 Ekim 2006 10:55
Sevgili Oya'cığım,
Canım sana ve diğer arkadaşlara çok güzel bir hafta sonu diliyorum.
HERŞEY O GÜZEL GÖNLÜNCE OLSUN.SEVGİYLE KAL..
By Damak Tadı, at 6 Ekim 2006 17:36
canım cektı iftarada coookkk var :(
By aqua / ~~denizbahcesi~~, at 7 Ekim 2006 12:56
Yorum Gönder
<< Home