Kedili Mutfaklar

Cumartesi, Eylül 30, 2006

Fındıklı palamut

Palamutaşa




Fındığa oldu olanlar, kendini ordan oraya atıyor. Palamuta sataşma var. Palamut da doğrusu fındığa dayanamıyor... Mutfaktaki hareket aldı başını gidiyor... Azzzsss sonra...

Flaş flaş flaş... Fındık palamutla seviyeli bir beraberlik yaşıyor. Buna kızan hamsiler, “Bu palamutlar çingene filan değil, resmen Palamutaşa,” dediler.

----------

Dilimlenmiş palamutların güzel parçaları akşam yemeğimiz oldu, yendi bitti. Kuyruklarla yaka kaldı. Onları da biraz tuzlu suda haşlayıp bırakmıştım. Sabah karasını, kılçığını, derisini filan ayırırken bana kalan lop etlere karıştıracaklarım da aklıma dizildiler sırayla.


Mısır ekmeği, miktarı yaklaşık palamut eti kadar, haşlanan balık suyunda ıslatılmış..., havanda irili ufaklı dövülmüş fındık , bol bol..., incecik kıyılmış maydanoz, ağız tadına yettiği kadar dövülmüş sarmısak, üzüm sirkesi, çok az sızma ve tuz.

----------

Şöyle devam etti hamsiler, “biraz çerkezin tavuğundan, biraz rumun taratorundan, ille de mısır ekmeğimizden götür; sırtını da fındığımıza daya, meze diye çık sofraya. Ooh ne alâ memleket... Biz fındığımızı palamuta yedirmeyiz.”

----------

İş işten geçmişti lakin. Mutfakta olan olmuş, artık palamut mu fındığa yoksa fındık mı palamuta bir güzel... Üstelik sabah sabah... Hattâ sabahın köründe, saatin yedi kırkbeşinde.

Flaşşşşşşşşş, palamutaşa keşfedilmiş.

2 Comments:

  • Annoya Hocam!
    Kalp kalbe karşıdır derler! Eee havasından suyundan İstanbul çocuklarıyız... Balıksız yaşayamayız... Ben de bi FİNDUK tarifi ile katılmak istiyordum... Hamsi de bollaştı malum... Pilavına doyamam ben.. Ama inan fındıklısı daha da bi güzel oldu... yolladım FİNDUKU TARİFLER'e... Umarım bloga girer.. çok güzel oldu çok! En kısa sürede Palamutlu tarifini de deneyeceğim... Balıkla fındık muhteşem! Yahu bu fındık ne güzelmiş de kıymet bilmemişiz... ellere yedirmişiz...

    By Blogger Şirin, at 30 Eylül 2006 12:03  

  • Şirin'ciğim gördüm, eline sağlık. Yeniden tarif eklenmeye başlanacak galiba.

    By Blogger Oya Kayacan, at 2 Ekim 2006 16:44  

Yorum Gönder

<< Home