Kedili Mutfaklar

Pazartesi, Mart 30, 2009

Çerkeziyle kadayıfıyla tavuktan önce Cancan'ın yeni yaşı...

Yaşgünümdü. Evin her noktasında çeşitli gurme gıdalara garkoldum gün boyunca. Mutfak masasından oturma odasına, eski çalışma odamıza, ordan oraya koştum durdum velhasıl. Her yerde bir süpriz vardı. Şımardıkça şımardım, Annoya'mın tepesine çıktım. Kedi arkadaşlarıma telefon ettik aklımıza geldikçe. Ebeveynler memnun kaldılar, arkadaşlarımı yanlarına çağırdılar. Birbirimize mırmırlarımızı telledik, kutlamalar yapıldı yani. Mum beni bozuyor, yakmadık.

Kuzenim köpek Lucy havladı.

Haa, Annoya'm üzülmesin diye yaşımı saklıyoruz. Halâ doğduğum zaman nasıl da parmak kadarmışım diye anlatıyor, pes yani. Benden bu kadar, tebriklerinize teşekkür ederim, artık Annoya'm yazsın.
Geçtiğimiz hafta sonuydu. Eniştem İnal istavriti çok sever, almışken livardan* alayım diye gittim Beylerbeyi'ne. Balıkçım İsmail'le de kaldığımız yerden sohbete ihtiyacım vardı doğrusu. Ona silbaştan balık öyküleri anlattırırken, çayımın sıcağına burnumu tutup keyiflenecektim.
Yoktu.

İçim gidiyor. Bıraktığımı yerinde bulamıyorum. Aylardır gidemiyordum Beylerbeyi Meydanı'na. Gittim ki yok, yoklar. Sahi balıkçılarla ne derdi var yöneticilerin? Meydan'ın cami tarafında oluşmuş o güzelim tablodan kim ne istedi? Bir balıkçıyı, tanımadığım birini, meydanın en görünmez köşesine yerleştirmişler. "Buna da şükür," diyemedim. İki damlam hazırmış akıtacak, önce onlar aktı. Sonra hızlanan yağmura kaldırdım yüzümü, hızlandırarak akıttım yaşlarımı.

Sizin hayatınızdan da kayboluyor mu balıkçılarınız ve başka neler neleriniz?

Eve koca bir tavuk alındı bu hafta. Tavuklu yemekler yapılacak, vacip oldu demek ki.
Önce kendi suyunu koyverene kadar üstü sıkıca kapalı yumuşatıldı, sonra biraz sıcak su ilavesiyle pişti. Didiklendi. Arka bahçe kedileri etli etli yuvarlak kemikleri kapıştılar. Martılarla kargalara derisi gerisi filan düştü yine.
Çerkez tavuğu bizim ailede güzel yapılır, bol yapılır, koyduk mu tabağını sofraya artık boşu döner mutfağa. Benimki kalp kalbe karşı bir sofraya yetecek kadardı.

Kolayın kolayı tarifimle maksimum lezzet bu kadar olur. Kuru ekmek içi, ceviz, tavuk suyu ve sarmısak bızzztlamasıdır işin aslı astarı. Didiklenen tavukla karıştırılır. Bızztlanan karışımdan bir miktarı da üzerine yayılıp düzlenir. Çerkez tavuğu herkesin eline, ağzına göre yoğundur. Ben cevizini hissetmek, ekmeğini kaybetmek isterim. Çok sulu değildir elim, tokça tutarım ve de bayılırım yaptığıma. Süslemesi ille de kırmızı biberle yapılır. Yağda yakılan biberle olan esasıdır, benimkiyse serpme.
Bu tavuktan daha çok yemek çıkar. Kadayıf böreği de keyfime göre, işim iş. Didiklenip az sızmayla harmanlandı tel kadayıfımın yarısı, küçük kalbimin içine bastırıldı. Bol tavuk didiği serildi üzerine, bol da parmesan. Kat çıkıyoruz yine sızmalı kadayıfla. Minik tereyağı parçacıkları, yine bolca parmesan, bir de yumurta çırpılmış. Hint cevizini de rendeleyip verin sıcak fırına kızarsın. Kıtır kıtır olunca üzerine ılık tavuk suyunu gezdirip yersiniz.

Yanına fırınlanmış domates yakışır.
Buzzz gibi biralar ortalıkta dolaşır.

* Livar, tutulan balıkların salınmak veya alıkoyulmak üzere canlı olarak bekletildiği file, saz, kafes veya tekne bölmesi gibi, balığın yaşam ortamı ile su alışverişini doğrudan sağlayan bölmedir. Vikipedi'den

23 Comments:

  • Elif kız bugün tatil, seçim yorgunuyuz hepimiz. Yine de... keyifle...

    Bobo, Diploş, Dobby ve Öncü korosu, Pabuç solosuna eşlik ederek hep beraber söylüyoruz.

    İyi ki doğdun Cancaaaaaaaaaan, mutlu yıllar sanaaaaaaaaaaa

    By Blogger Çiğdem, at 30 Mart 2009 15:13  

  • Sonunda seçimin geleceği hafta ağzımın tadı yoktu sanki. Geldi geçti neyse. Eski tasa eski hamamın suyu biraz ısınır gibi olduysa da zaman zaman, sonra olanlar malûm. Bizim aile fertleri Annem Selma’ya toplaştık oy atma seanslarımızın sonunda. Her gelenin bir hikayesi vardı, ne yazık ki olumsuz. Kiminin elinden oy zarfı alınmak istenmiş, “Ben atarım teyze,” ayağına. Kimine adres saptırılmaya çalışılmış, “Sizin sandık burada değil, bilmemnerede,” hesabı. Sandık başlarında su dağıtan başkan mı istersiniz, kesekağıdının üstü başkan adayı resimli kahve dağıtanlar mı?

    Başkalarından duyduklarım başıma gelen kadar uyuz etmedi beni ama. Hani altı milyon oy fazlasıyla yattık kalktık ya seçim hazırlığı safhalarında, o altı milyonun içinde meğer ben de çarpı ikiymişim. Öncelikle kızlık (!) adresime giden oy pusulamın haberini vermişti Annem Selma. Vay ki ne vay, o evden sonra kaç muhtar değiştirdim ve de her seferinde gittiğim adresten bir oy kullanmışlığım vardır. Yani kesinleşmiştir yönetim organlarınca taşınmışlıklarım. Neyse nereye dedilerse yollandım ben tabii oyumu eda etmeye. Lök gibi bir stampa, oy kağıdıma bıraktığı mürekkep gölünü kurutmaya çalışmak falan dışında pek sorunum olmadı. Esas şaşkınlık, adımın bir başka adreste ve sandıkta da oy vermeye hazır ve nazır olduğunu öğrenmemle geldi. Git bastır işte bir oy daha, değil mi ama? Yapmam yapamam tabii de, benden başka kimlere tanındı acaba bu fırsat?

    Anlayacağın ben de seçim yorgunuyum Çiğdem'ciğim öncesinde ve sonrasında hem de. Cancan'ım etkilenmedi pek, ona çaktırmamaya çalışıyorum! Koronuza karşılık solo attırıyor maskara buradan...

    By Blogger Oya Kayacan, at 30 Mart 2009 15:49  

  • Cancancımmmm...iyi ki doğmuşsunnnn:) Tatlı mırnav seni:))
    Ben ve bebelerim Ankara'dan kucak dolusu sevgiler yolluyoruzzzzzz:))))

    By Blogger pinomino, at 30 Mart 2009 15:54  

  • Cancanım öpüyoruz bıyıklarından.
    Pisikopati-Küçüklord ve Nohut

    By Blogger Feride Nizamettin, at 30 Mart 2009 16:27  

  • Çizgilerine hayran ben Cancan, bana gönderdiğin arkadaş kedi Mavi'yi de aldım yanıma, hepinize mırmırlıyoruz Pino Abla. Ellerin, gönlün dert görmesin.

    By Blogger Oya Kayacan, at 30 Mart 2009 16:32  

  • Nice mutlu yıllara Cancan'cığım, Annoyanla birlikte, sağlıkla inşallah...
    Annoyam; dün ben de aynı sıkıntılardan girip çıkıp baktım sayfana, anladım keyfinin yokluğunu da ve hatta dedim ki kendi kendime, bu son başlığı kasten mi yazdıydı Annoyam, içine mi doğduydu filan diye...
    Hayatımızdan kaybolanlar sözün, benim de tam yüreğimi titretti de, neyse, ne diyelim, yeter artık, başkaca olmasın kayboluverenlerimiz...
    Kadayıf böreğine bayıldım ya, yarına denenecek inşallah, bugün zor artık, görüntü muhteşem,lezzetten zaten şüphem yok... Afiyetler olsun Annoyamın hepsi güzel kalpli kocaman ailesine... Öptüm seni ve Cancan'ı...

    By Blogger dgül, at 30 Mart 2009 16:43  

  • Yarasın Cancan! Doğumgününü yalanarak seyrediyorum, ağzımın suyu akarak! İyi ki doğmuşsun! Bizde nerde böyle kadayıflar, tavuk suyuna parmesanlar! Oooof of!
    Colin Kazım.

    Aylaf yu Oya!
    Margot

    By Blogger Margot, at 30 Mart 2009 17:25  

  • Kimseciği anıyor ve seni sevgiyle kucaklıyorum Cancan. Yeni yaşın kutlu olsun, sağlıkla, sıhhatle ve Annoyayla hep birlikte ol...
    -----------------------------------
    Oya can eline sağlık...

    By Blogger Pirate/Korsan, at 30 Mart 2009 22:13  

  • Nice sağlıklı yıllara Cancancığım! Öptüm bıyıklarından...
    Annoyıcığım;
    Ellerine sağlık. Yine döktürmüşsün. Ve yine nasıl keyifle yenilir içilir dersi vermişsin:)) Tanrı sana da sağlık versin, başımızdan eksik etmesin...

    By Blogger Şirin, at 30 Mart 2009 22:34  

  • mutlu yillar Cancan nice nice mumsuz pastaalr kesmeni temeni ederim.Balikcilarini bulmani,bol bol cerkez tavugu yapip buz gibi birayla atdini cikarman dileyi ile :))

    By Blogger lezzet sefasi, at 31 Mart 2009 00:06  

  • Cancan..
    miyav miyav miyav olsun..
    afiyet de olsun bu arada..

    By Blogger Mehtap Pasin Gualano, at 31 Mart 2009 03:16  

  • 555555555555555555555555555555555555555555555555555GDDDDTY

    Ne mutlu hallerim var bir görseniz. Annoya'mın dibinde sizden gelen güzel sözcükleri okuyoruz sesli sesli. Annoya'm biraz şiirsel yapıyor ses tonunu, bir ağzının içine bakıyorum, bir ekrana. Yazdıklarımı da okudunuz yukarıda, mesele yok. Annoya'm "Çok şükür," diyor, "iyi ki vardın Kimsecik, iyi ki varsın Cancan."
    İyi ki varsınız dostlar...
    ----------
    Bir bıyık da ben size atıyorum Küçüklord ve Nohut ve Pisi Abla.
    ----------
    Mırmırlar Demet Abla, eksik olma. Cancan
    Nasıl da anladın Demet, ayvalı başlık beynimde çalan plak gibiydi geçen hafta. Oya
    ----------
    Sevgili Colin Kazım ve ev arkadaşı Margot'suna birlikte bizim kadar keyifli uzuun yıllar mırmırlıyorum. Vi lof yu oll... Yamyam olan abi dahil ;~)
    ----------
    Korsan'ın babası Hakan'ı en beşeri duygularımla, Korsan'ı da tırmık tırmık seviyom...
    ----------
    Bıyık kalmadı be Şirin Abla, buldunuz fıstık gibi yakışıklı oğlanı yumuldunuz yani. Bir yandan da hepinize çok hak veriyorum, badem bıyık öpecek haliniz yok ya.
    ----------
    Balıkçılar gitti gider Lezzet Sefası. Hatta İsmail'im yataklara düşmüş diyorlar, sıkıntısından. Bizim keyifler dersen gidecek gelecek tabii. Rakısı balığı da olacak, tavuğu birası da.
    Oya

    Efeeeet, nice mumsuz yıllara. O iş çok tehlikeli kediler için. Annoya'm mumlarını yüksek ve ayaklı mumluklarda yakar da yine de gözünü üzerimden ayırmaz. Cancan
    ----------
    Sana sevgilerim Annoya'mın ağzından düşmeyen memlekete de selamlarım var Mehtap Abla.

    By Blogger Oya Kayacan, at 31 Mart 2009 10:54  

  • Iyi ki dogdun Cancannnnnnnnnnnnnnnn, iyi ki dogdun, mutlu yillar sanaaaaaaaa

    By Blogger Hanife, at 31 Mart 2009 20:11  

  • Hepi bört dey tu Cincan:))
    Oya abla,balık deyince aklıma tavuk
    etini çok andıran,dil balığı aklıma
    geldi.Siz de tavuk lezzetini alır
    mısınız?
    Saygılar,Cenk

    By Blogger WarhaWk - Cenk, at 1 Nisan 2009 13:22  

  • Hay kafasız ben... Hem senin doğum gününü kaçırmışım hem de Ege'ye kardeş geleceğini. Beni affet Hanife Abla. Annoya'm ve ben sizin aileyi çok seviyoruz.

    By Blogger Oya Kayacan, at 1 Nisan 2009 13:24  

  • Iııııı, dur bakalım Cenk, bir daha dil balığı alınca o niyete yemeyi deneyeyim *}
    Cancan mıröptü seni.

    By Blogger Oya Kayacan, at 1 Nisan 2009 14:01  

  • bugün umulmadık bir kayıpla güne başladıktan sonra bu yazınız tam da yerini bulmuş oldu... pazar günkü seçim içime az miktarda su serpti, öyle kaynamıştı ki dibi tutmaya başlamıştı son dönem, tv ya da gazetede her gözüme çarpan her haber yüzünden...
    çerkez tavuğu en sevdiğim ama ne ailede ne de tarafımdan yapılmış bir yemek. Tarif çok pratik göründü, klasik olarak bunu da (af buyrun) araklayacağım:))))))))))))

    Cancan'ı gıdısından öpüyorum, yeni yeni yaşlarını her birlikte kutlamanızı diliyorum.

    By Blogger Basak, at 1 Nisan 2009 15:12  

  • güne beklenmedik bir kayıpla başladık, hayatımızdan nelerin sessiz sedasız eksildiğini bir daha farketmek için bir fırsat daha sunuldu sanki bize, üzerine bu yazıyı okuyunca da...

    seçim sonuçları içime bir kaç damla su serpti, artık dibi son dönem kıyıda köşede tvde gazetede gözüme çarpan iç bulandırıcı haberler nedeniyle...

    çerkez tavuğuna bayılırım, kendim hiç yapmadım, her zamanki gibi bu pratik tarifinizi gözüm fea kesti, af buyrum, yine hırsızlık yapacağım:)))))))))

    By Blogger Basak, at 1 Nisan 2009 17:44  

  • Ah! Annoyam, yine yazdıklarının tadı damağımda kaldı :)

    Cancan'a hususi selam.
    iyiki doğdun Cancan, nice yıllara.

    By Blogger ruhdagı, at 1 Nisan 2009 22:53  

  • Cancan canı,
    Kutlarım yeni yaşını, Allah Annoyoa kraliçesi ile seni ayırmasın inşallah.
    Anneciğin Kimseciği de sevgi ile anmış olduk bu vesile ile.
    Annoyacım,
    Sağlığın keyfin yerindedir umarım.
    Şu en son resimdeki kızarmış , yanında domatesle servis ettiğin, kadayıflı tavukmu.
    NE harika görünüyor.
    Azıcık onu açarmısın, nasıl böyle nar kıvamına geldi kendisi, sihirmidir :) Keramet yapan eldedir ondan hiç şüphem yok da..
    Sevgiler...
    Kuru kaymak Yasemin :)

    By Anonymous Adsız, at 2 Nisan 2009 09:32  

  • Çok teşekkür ediyoruz Başak Abla. Galiba kadayıfı sadece altüst etti insanlar. Şimdi öbür tarafı yanmaya başlayacak, dikkat edin bence. Çerkezin tuttu mu merak ettik bi de... Cancan
    ----------
    Bu hususi selam almak beni pek mütehasssis etti. Annoyam güldü, eskiden özel arabalara da hususi araba denirmiş. Ne güzel, ne ince bir sözcükmüş değil mi?
    ----------
    Evet şu kısacık anma töreniyle anneciğim Kimsecik'e sevgilerimizi göndermiş olduk. Teşekkürler kaymaklı ablam.
    Yasemin'ciğim resmin altında yazılanı yaptım sadece. Vallahi başka bir özelliği yok. Resimde görülen şeklin üzerine tekrar sızmayla halledilmiş kadayıf yayıldı. Tereyağı parçacıkları ile bol parmesanı da döşedikten sonra çırpılmış yumurta ve incecik rendelenmiş hint cevizi ile fırında kızardı.

    Herkesi öppppstük...

    By Blogger Oya Kayacan, at 3 Nisan 2009 09:23  

  • Resmi görür görmez daha yazıyı okumadan hiç aklımdan çıkmayan öz memleketim bu dedim.
    Tatlı mırnavınız benim yıllardır balık tuttuğum ve yıllardır o iskeleden vapura bindiğim köşede.
    Canım Beylerbeyim!
    Sevgiler...

    By Blogger Yaşamın kıyısında, at 4 Nisan 2009 11:17  

  • Sevgili Nur, Yaşamının Kıyısına geldiğimde Özlem yazını buldum. Beylerbeyi'de ufak ufak özlemlerimize karışmaz inşallah. Bu Anadolu sahili var ya, İstanbul'u halâ ayakta tutan buraları.

    By Blogger Oya Kayacan, at 4 Nisan 2009 11:43  

Yorum Gönder

<< Home