Kedili Mutfaklar

Cuma, Ocak 04, 2008

İstavritler bana lüfer onaymış...

Annoya'm beş tane istavrit getirdi, irili ufaklı. Balıkçı amca bana hediye göndermiş, bedava yani. O yüzden irili ufaklıymış. Izgara yaptık, yakmadan, hafiften çiğ kalmacasına. Kedi usulü.

Şöyle bir tadına baktım önce. Yalandım biraz. Anneciğim Kimsecik'in en sevdiği balıklardandı istavrit. Dayanamaz çiğ çiğ bile yalayıp yutardı. Ben her balığı severek yerim doğrusu, ızgarasını.

Yesem mi, diye düşündüm yine de. Annem Kimseciksiz günlerimizde ilk defa istavrit koydu önüme Annoya'm.

Yedim tabii. Ölenle ölünmüyormuş, can yine her şeyi çekiyormuş, diyor. O da lüfer yiyecek birazdan, yanında kırmızı soğan, bol maydanoz, kırmızı turp..., e rakısı tabii.


Yedim bitti lüp lüp.

Beni gidi beniymiş.





12 Comments:

  • Sık yemek takımı; islemeli örtüsü; ahsap tepsisi; o kadar özenlisiniz ki; Cancan cok sanslı cooook...
    Afiyet, bal olsun ona da size de...

    By Anonymous Adsız, at 5 Ocak 2008 19:01  

  • Afiyet olsun canım Cancan. Afiyet olsun Oya Hanım ama can bir rakı sofrası muhabbeti çeker sene-i devriyede, bilginize olsun.:)

    By Blogger Ezgi, at 5 Ocak 2008 20:51  

  • Aman da Cancanım ortalara çıkmış da İstavritler mi yermiş ooooo?
    Serseri hiç kendini göstermezdi eskiden...
    Artık efendi olmuş demeeeek...
    Maşşallah oğluma..
    (aynı benim Beybim haaa)

    By Anonymous Adsız, at 6 Ocak 2008 11:36  

  • Gül'cüğüm, baştan savma işler yapamıyorum nedense. Hele sevdiklerim için olursa.
    ----------
    Sene-i devriye ne zaman Ezgi ve de neyin :-} Cumhuriyet'in Pazar bulmacası gibisin vallahi... Rakılı sofrayı ikiletmem ama.
    ----------
    Mine'si teyzesi, Cancan'ım poz vermelere başladı artık. Biraz biraz misafire de gösterir oldu kendini. Çok asildir o çoook. Ne de olsa asil bir aileden asalet etiketli babası var! Sokak kızı Kimsecik annesi de serseri tarafıdır oğlumun. E yani, Annoya'larına da çekmişlerdir mutlaka asalet bir yandan serserilik diğer .-] (Göz kırpma halim)

    By Blogger Oya Kayacan, at 6 Ocak 2008 12:17  

  • Afiyet bal şeker olsun Cancan'ıma da, size de:)) Rakısız balık olmaz tabii:))
    Paşa'm da pek yemek seçer, ev yemeği yemez ama iş hamsiye gelince 2 ayak üstünde gezer:))Afiyetle de yer, yandan yandan da bakar hani bunun rakısı der gibi:))
    Sevgiler.....

    By Blogger DİDEM ÖZCAN, at 6 Ocak 2008 22:46  

  • Ohh ikinize de afiyet olsun, canım balık çekti şimdi, üşenmeyip yapsak mı bugün :)

    By Blogger Boncukçu, at 7 Ocak 2008 09:23  

  • İlk buluşmanın-görüşmenin. Ortaköy, 31 Aralık 2006...:)

    O zaman simit-çay idi, şimdi de rakı olsun muuuuu?

    By Blogger Ezgi, at 7 Ocak 2008 09:45  

  • Oya' cım çok çok teşekkürler. Tatlı dilin güler yüzün, cüceme sabrın ve kırmızı şapkam için :)

    Kucak dolusu sevgiler

    By Blogger Çiğdem, at 7 Ocak 2008 16:16  

  • Paşa'ya bayıldım Rapunsel, iki ayak üstünde hamsi peşinde dolaşıyor haaa ^^\\- Kızım Kimsecik benim rakımı koklardı hep. Cancan daha muhafazakâr!!!
    ----------
    Üşenme Boncukçu üşenme. Vakt-i kerâat gelince üşenmek olmaz.
    ----------
    Tammam Ezgi... Kandilli İskele / Suna Abla, Pazar 14:00?
    Var mı arttıran?
    ----------
    Çiğdem'ciğim, o sizlerin güzelliği, güler yüzü, tatlı dili efendim. Bunu saymıyorum.

    By Blogger Oya Kayacan, at 8 Ocak 2008 08:05  

  • Amanın, Özge, Mine Abla, nerdesiniz ses verin?

    Ben varım. Suna Abla'da görüşmek üzre.:)

    By Blogger E., at 8 Ocak 2008 17:29  

  • Ezgi'ciğim, Özge ve Mine'ye davetiye çıkardım! Bilmem artık, Mine'si sesli olarak mızmızlandı (telefonda), koca Doğa'sı hasta gibi mi ne? Özge'den haber bekliyoruz.

    By Blogger Oya Kayacan, at 9 Ocak 2008 09:15  

  • Cancan'ciga afiyetler olsun.. Ne de guzel yalanirmis oyle:) Ne hos poz yakalamissin Oya'cigim:) Tebrikler..

    By Blogger Hanife, at 13 Ocak 2008 05:28  

Yorum Gönder

<< Home