Kedili Mutfaklar

Perşembe, Kasım 17, 2011

Mutfaktan kış bilmeceleri

Bilmece: Yer altında sakallı dede?




Ummazdım doğrusu.  Pırasa artı patates çorbası bu kadar çok yapılsın..., dünya çapında bir tabak olsun..., ben duymamış olayım ve de.  Pırasaya  düşkünlüğüm öyle aman aman değil ya. Su borusu çapında pırasaları muteber bulmayıp ancak serçe parmağım misali pırasalara itibarımdan mıdır nedir, kolay bulup alamam üstelik.
  



Mutfağım malûm, hep tesadüflerden ibaret.  Ben bir patates soyup beş altı sap incecikten pırasa ile kaynatıp çorba yapmaya karar verdiğim sırada ekranda Martha Stewart var.  Yanında devasa siyahi  modacı, Andre Leon Talley, vichyssoise yapıyorlar. 

Yapmak istediğim çorbanın alafranga adıymış.  Meğer bir nevi vichyssoise yapmak üzereymişim!  Hissikablelvuku bu mudur? Biraz şaşırıyorum doğrusu. 

Benim pırasa çorbam sade suda kaynayıp bızzzztlandı.  Sızması Şirince'den, tuzu denizden eklendi.  Sıcacık tükettim bir koca kaseyi, üzerinde krem peynir, taze kekik ve bir iki fiske curry...,  ki, sonradan olaya yakinen eğilince, chilled (buz gibi) servis edilmesi gerektiğini öğrendim. 

Neyse artan kadarını bir başka zamanda ve de buzz gibi...  Hak vermemek elde değil, soğuğu daha güzel.   

Julia Child'ın tarifi derseniz eğer, benimkinin az çok aynısı. 


Bilmece: Kat kat çiçek, yemeği yenecek? 


Sebze pişirmelerim arasından bir başka sahneye geçelim.  Top top renkli biberleri bol olan karışık baharat kırtkırtı ile hindistan cevizi suyunun de plus en plus (gitgide, artarak :) lezzetlendirdiği bir sahne olacak bu.  Biberin dozunda acısıyla  young coconut juice tatlısı garip bir dengede buluşacak pişerken.  Ve de yerken eenennennn, Mutlu Son. Sıcakken, soğurken, ılık veya soğuk soğuk; her anı değişken tatlardan oluşacak...



Hindistan cevizi suyu ile kabak tatlısı pişirmek gibi bir niyetim vardı önce. Bilahare veya aynı anda, akşam yemeğinde et yanına servis edilmesi gereken sebzelerin derdine düşünce fikir şaşması yaşadım.  Tatlı olacak malzemelerin ikisi de side dish*'e suç ortağı oldu.  Soğan, patates, sarmısak, kırmızı çarli, havuç, defne yaprağı filan birlikte piştiler. 

Hindistan cevizi suyunda kabak tatlısı haaa?  Kısmet değilmiş. 

----------

*  ... side dish Türkçe nasıl denir?  Garnitür fr. hoşuma gitmiyor da.

9 Comments:

  • side dish'e "yancı" desek?
    :))

    Yine içinizden geçeni tencereye katmışsınız, pek güzel olmuştur eminim.
    :)

    By Blogger EKMEKÇİKIZ, at 17 Kasım 2011 14:17  

  • Ellerinize sağlık, size hayranım...

    By Anonymous Adsız, at 17 Kasım 2011 16:02  

  • yancı'ya bayıldım:))))

    By Blogger Feride Nizamettin, at 17 Kasım 2011 17:12  

  • Kızlar, ardından~artçı misali durumdan sözcük çıkarmış gibiyiz ;) yanında~yancı, kenarında~kenarcı, ortasında~ortacı... Güzel, sevdim bu oyunu. Ya tutarsa?

    By Blogger Oya Kayacan, at 17 Kasım 2011 17:24  

  • Çok güzel lüks bir restorana gitmişiz mesela ana yemek siparişi verirken "yancısı" ne diye sorsak falan baya bir eğlenceli olmaz mı, gözümün önüne getirdim de şimdi:)))

    By Blogger Feride Nizamettin, at 18 Kasım 2011 10:31  

  • yan yemek denmez mi?

    bu arada o kadar kıskanıyorum ki sizi, inanın kötülükten değil.
    ege'de büyüdüm şu an doğu anadolu'da çalışıyorum.
    Şirince sızması demişsiniz ya benim de içim sızladı.
    şu enginarları, kerevizleri görünce ağzım sulanıyor, mideme kramplar giriyor.
    geceleri uyanıp bu yemekleri hayal ediyorum. sanırım midem delinecek.
    şaka değil maalesef.
    keşke sizle komşu olsaydım, benim mutfağımda bana yemek tarifleri verseydiniz. ya da ben kendi yapabildiklerimden bir tabak getirseydim size.
    gıpta ediyorum çok.

    By Blogger Jardzy, at 18 Kasım 2011 16:07  

  • İşin komedisini çıkarmak için iyi de kulağı zorluyor Pisik. Ben 'köfte yancı patates' yerine köfte yanında patates demeye devam ederim sanki :) 'Üstü' tabirini çok severim. Yok mu o pilav üstü muhabbeti, cuk yani... Pilavdan başka bir yere de yakışmaz. Makarna üstü sos denmez soslu makarna denir mesela.
    ----------
    Jardzy, ne diyeyim ben şimdi sana? Olsa olsa, ne zoruna be canım, dön gel mutlu olduğun yerde yaşa, demek gelir içimden. Öyle yemek kısmına falan takmadım kafamı, genel mutsuzluk veriyor sesin :( Tez günde keyfince bir yaşama kavuşursun inşallah, bu dileğime bana komşu olma hayalin de dahil olsun olur mu ;))

    By Blogger Oya Kayacan, at 18 Kasım 2011 18:28  

  • Oya ablacım biz dergide "destek lezzet" diye çeviriyoruz ama pek bi asortik olmuş dersen bilmem, yancı da güzel bence:)) Eline sağlık, çorbayı tek geçerim, hele de peynirle...

    By Blogger Sibel, at 22 Kasım 2011 21:02  

  • Janjanlı diyorlar ya Sibel'ciğim, çeviri olarak janjanlı :) Ağızdan kullanıma ne kadar yaraşıyor önemli olan o. Çeviri kitap okuyamayışımın/eğer okursam fena halde zorlanışımın nedeni de bu zaten. Fıkra gibi uysa da çevirmek, uymasa da çevirmek ;))

    Yancı da, destek lezzet de bana dalga geçer duygusu verdi doğrusu. Servis elemanlarından "yanında ne alırsınız?" veya "garnitür olarak ne arzu edersiniz?" sözcüklerini işitmeye fena halde alışmış olduğumdan mıdır nedir? "Hanımefendi, destek lezzetlerimiz/ yancılarımız olarak ....... ve ....... var," deseler gülmekten boğulurum gibime geliyor.

    Zaten durdurulamaz bir kahkaham var, maazallah yani :)))

    By Blogger Oya Kayacan, at 23 Kasım 2011 08:48  

Yorum Gönder

<< Home