Kedili Mutfaklar

Cumartesi, Aralık 10, 2005

Kolay lezzetler


Yengem... En büyük keyiflerimizdendi. ‘70’li yıllarda, arabaları Boğaz kıyısında parkedip içinde oturmak. Gecenin bir vakti olurdu. Çaylar demli, yengenler acayip lezzetli, yanlarımızda da sevgililerimiz olurdu. Bu sabah kendi yengemi kendim yaptım. Kaşar, sucuk, domates... Enfes. Tabii ki kendi marifetim olan muhteşem lezzetli turşularımla birlikte yedim. Kocaman da çayım yanında. Oldu mu peki o eski lezzet? Oldu oldu...


Kapuska... Annem kokusuna tahammül edemez, hiç pişirmezdi. Kapuska mutfağıma kırkımdan sonra girdi. Etli veya kıymalı ama mutlaka bol limon ve kereviz yaprakları ile pişiriyorum. Basit ve muhteşem bir lezzet, bayılıyorum.


Yeşilli bulgur... Bu bir salata veya meze. Bulgur tuzlu ve kaynar suda şişiyor, ateş üzerinde değil, kendi kendine. Yeterince yumuşayınca süzülecek. Bol yeşil soğan, dereotu, maydanoz, taze nane yaprakları ve sarmısak incecikten kıyılacak. Değirmenden karabiber, sızma ve limonla herşey karışacak. Yemyeşil olacak.


Nohut ezme... Yine hem meze hem salata olan bir çeşit. Nohut haşlanıp eziliyor, robotta kolay oluyor. Aynı yerde sırayla kırmızı soğanla sarmısak, maydanoz ve domates de parçalanıyor.
Kimyon, pul biber, tuz, limon ve tabii ki sızma ile karışıyor. Marul yaprakları ile de yeniyor. Muhteşem. Ekmek de istiyor yanına, ki benim ekmeğim Carrefour’un yeni çıkardığı ekolojik ekmek. Severek yiyorum.

4 Comments:

  • Oya hanım ne güzel şeyler yapmışsınız. Nohutlu ezme beni geçen bahara götürdü, ben de kuş otuyla karışık denemiştim. Muhteşem olmuştu ekmeğin üstünde. Çıksa da yesek..

    By Blogger Berrin, at 11 Aralık 2005 12:24  

  • Sevgili Berrin, nohut da bulgur da çok anaç malzemeler. Ne versen alıyor içine ve her seferinde yeni tatlar doğuruyorlar. Kuş otunu ben de bekliyorum şimdi seninle birlikte!

    By Blogger Oya Kayacan, at 11 Aralık 2005 14:43  

  • Oya, lezzetin izini sürerken bu lezzetlerin kokusunu aldım ve takip ettim. :))
    Hımm eline sağlık. "Yengen" deyince ben de "enişten"i anımsadım. Bir de "enişten" vardı; Ankara, İzmir caddesi'nde. Farkını anımsamıyorum ama çok gülmüştüm ilk gördüğümde. :)
    Bulgur ve nohut çeşitlemelerine saygımız sonsuzdur, her zaman yaparız her zaman yeriz. :)

    By Blogger Basak, at 13 Aralık 2005 13:34  

  • Bak hele sen uyanık Ankaralılara:))
    İstanbullu yengeye Ankaralı enişte haaa? Dün akşam da Ankaralı olduğunu öğrendim ya yazından, Başak'çım artık ne desem bilmiyorum!!! Sahi Ankara'ya uzun yıllardır gitmedim. Çocukluğumda operaya götürürlerdi annemler, motorlu derdik hani o trenle. Gazeteciliğimde de sabah ilk uçakla gider işim bittiği anda da hava alanına koşup ilk kalkacak uçakta yer bulmaya çalışırdım.

    By Blogger Oya Kayacan, at 14 Aralık 2005 08:32  

Yorum Gönder

<< Home